Açıklanan Eğitim 2023 Vizyonu ve Akış

2023 Eğitim Vizyon Belgesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde açıklanırken Milli Eğitim Bakanı Ziya SELÇUK ana başlıkları sunma şerefini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bırakmıştı. Belgeyi; her şeyi bilen ve yöneten bir cumhurbaşkanına sahip olduğumuza vurgu yaparak, yalnız içerik üzerinden objektif şekilde değerlendirmiştik. Üzerinden üç ay geçmişken yeni bir değerlendirmeye ihtiyaç var.

İlk tespitim; Bakan Selçuk’un eğitim sisteminde anlık değişikliklere karşı muhalefeti gerçekçiymiş. Bu yıl orta öğretim ve yükseköğretim kurumlarına yerleşecek öğrencilerin sınav sistemlerinde bir değişiklik yapılmadı. Ders dağılım ve içeriklerinde de radikal bir değişikliğe gidilmedi örneğin. Uygulamadaki haller korundu ancak, eleştiriye açıldı, tartışıldı. 2019-2020 öğretim yılından başlayarak değişeceğine kesin gözüyle bakabiliriz. Daha iyi olacağını iddia edemeyiz ancak, değişmesi için zaman ayrıldığı, fikir alındığını görmek, takdir etmek gerek. Beri yandan paydaş katkısı alınacağı sözü verilse de, yapılan toplantılarda yandaşların ağırlığı bağımsız paydaşlardan fazlaydı. Kıymet bilmez muteber sendika liyakat temelli yönetici atamanın sözüne dahi katlanamadı, aşil topuğunu açık ederek ciyakladı. Sendika torpilli okul müdürlüğüne son veremeyen bakanlık, il ilçe milli eğitim müdürlerini liyakat ve performansa göre atama hayalinden çok uzaktadır. Sayın Ziya SELÇUK’un tepeden aşağı liyakat örgüsünde eğitim yapılandırması sarı sendikacılıkla sınava çekilecek gibi duruyor.

Belge açıklanırken, özellikle öğretmen atamaları noktasında maliye başta olmak üzere diğer bakanlıklara işbirliği göndermesi yapan Bakan SELÇUK, an itibari ile bu işbirliğini tesis edememiş,  kesenin ağzını açtıramamıştır.

Deneysel uygulamalar yerine pilot okullar marifetiyle bilimselliğe geçmekten taraf belge ışığında kimi meslek liselerinde yapısal değişikliğe gidilirken demokrasi temelli, cinsiyet ayrımcılığına karşı proje yürüten, gözetmensiz sınav yapan pilot okullar yetkilendirildi. Uygulamaların sonuçları nasıl değerlendirilecek, bizimle paylaşılacak mı, başarı durumlarına göre genelleşecek mi… bilmiyoruz.

Vizyon belgesine göre ilk, orta ve lise düzeyinde okulların ortak işlik, atölye, spor ve sanat alanlarına kavuşacağı kampüs alanları henüz uygulamaya alınmasa da, kimi kurumlarda yeni atölye ve işliklerin açıldığına şahidiz. Minimal düzeydeki bu uygulamaların yaygınlaşması halinde yaparak, üreterek öğrenme sürecine geçebiliriz. Sabır ve özlemle bekliyoruz.

İlk defa Anadolu Eğitim Sendikasının dile getirdiği, yıllar içerisinde talep etmekten usanmadığı okul temelli değerlendirme, değişim, iyileşme ve takdir konusu nihayet vizyon kazandı derken üç ayda tek bir adım atılmadığını gördük. 20 parametre ile fotoğrafı çekilecek her okul, yetkilendirilmiş okul müdürleri, il ilçe müdürleri tarafından öznel ihtiyaçlarıyla iyileştirilecekti. Bakan niyet beyan etse de okullara düz ayna tutmak için siyaseten izne ihtiyaç var anlaşılan.

Sınavı amaç olmaktan çıkarıp eğitim sürecine odaklanılacağını vaad eden vizyon belgesine rağmen  kendini inkar eden MEB  12. Sınıfı tamamen üniversiteye hazırlık yılı yapmaya hazırlanıyor. Gerekçelerini ortadan kaldırmadan dershaneleri ortadan kaldırmaya yönelik duygusal, siyasal karşıtlık bakanlığı yanlışa yuvarlıyor. Okul öğretir, hayata hazırlar. Sınav odaklı, yarış odaklı eğitim yanlıştır. Vizyonsuzluktur, ilan edilen vizyonunun inkarıdır.

Üstün zekalı ve yetenekli öğrencileri gözeten, sanat ve sporla desteklenen, ders saati yükü hafifletilmiş, YÖK başta olmak üzere çeşitli kurumlarla eşgüdümü sağlanmış, liyakatle yürütülen bir eğitim sistematiği henüz hayal gibi duruyor. Eğitimin baş aktörü öğretmen ücretli, sözleşmeli, kadrolu farklıyla ortak bir vizyona yürüyor olamaz. Milli Eğitimin eğitimci bakanı da bu konuya bakmıyor, görmüyor olamaz. Değişmesi için bir irade sergilemiyorsa atanmışlıktandır.

Vizyon hedef demektir. Hedefi olmayan hiçbir çaba başarıya ulaşmaz. Hedefi belli süreçler plan dahilinde yürür. Vizyon başlangıç, yöntem esastır. Açıklanalı henüz üç ay olan eğitim vizyonu eksiği gediği ile bir iddia iken, atılan ve atılmayan adımlara bakarak nihayetini öngörebiliriz. O menzile bu yollardan varılmaz. Yerel seçimlerden önce kabine değişikliği beklemesek de, bu vizyonsuzluk ya bakanı değiştirir ya söylemlerini. Üç ay kısa süre haksızlık etmeyelim diyen de olacaktır, 5 yıllık hedefin ilk 3 ayında yalpalıyorsak filmin sonuna müneccim aramayalım. Eğitimin vizyon belgesi de çılgın projelerimiz gibi ötelenir, unutturulur. Siz unutmayın diye kayda alıyorum, yanılmayı arzularım.

Öğr. Gör. Cansel GÜVEN

AES Onursal BAŞKANI

 

 

 

 

X